Kapalı alanda kalma korkusu gibi durumlarla başa çıkmak için kullanılan çeşitli yöntemler vardır. Bu yöntemler, klostrofobi semptomlarını hafifleterek hastaların günlük yaşamlarını daha konforlu hale getirmelerine yardımcı olabilir.
Klostrofobi, kişinin kapalı alanlarda kaldığında yaşadığı yoğun korku ve fizyolojik belirtilerle karakterize edilen psikolojik bir hastalıktır.
Klostrofobik kişiler asansör, uçak, tünel ve dar koridorlar gibi kapalı ve sınırlı alanlarda bulunmaktan korkarlar. Bu tür alanlarda sıkışıp kalacakları ve kaçamayacakları endişesi yaşayabilirler.
Kapalı Alan Fobisi Neden Olur?
Klostrofobiye neden olan pek çok faktör vardır. Kapalı alan korkusu oluşumunda genetik faktörler, geçmişte yaşanmış travmatik olaylar etkin rol oynar. Kapalı alan korkusuna neden olan faktörler şu şekilde sıralanabilir:
Çocukluk travmaları: Çocukluk ya da ergenlik döneminde yaşanan travmatik bir olay klostrofobi gelişimine neden olabilir. Asansör gibi dar bir yerde sıkışıp kalmak, kapalı bir odada kilitli kalmak bu duruma örnek verilebilir.
Yakın alan algısı: Yakın alan algısının yüksek olduğu kişilerde klostrofobik tepkiler ortaya çıkabilir.
Öğrenilmiş Korkular: Çocukluk döneminde ebeveynlerin kapalı ve kalabalık ortamlardan korkması durumunda çocuk da benzer korkular geliştirebilir.
Genetik faktörler: GPM6A genindeki mutasyonlar klostrofobiye sebep olabilir (c). Özellikle ebeveynlerinde kapalı alan korkusu olan kişilerin bu hastalığa sahip olma oranı oldukça yüksektir.
Beyindeki kimyasal değişimler: Beynin temporal lobunda yer alan amigdala, çevresel tehlikelere karşı tepki vermemize yardımcı olur. Bu bölge klostrofobik kişilerde aşırı aktifleşerek kapalı alanlarda yoğun korku ve endişe hissetmesine yol açabilir.
Uçakta türbülans yaşamak veya dar bir tünelde sıkışıp kalmak gibi olumsuz deneyimler de klostrofobiyi tetikleyebilir. Kapalı alanda kalma korkusu gelişimini destekleyen faktörler kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. Kapalı alanda nefes alamama korkusu kapalı ortamda olmanın neden olduğu yoğun endişe ve panik hissiyle karakterizedir. Bu korku, panik atak hastalığının bir sonucu olarak da ortaya çıkabilir.
Kapalı Alan Fobisini Tetikleyici Faktörler Nelerdir?
Klostrofobiyi tetikleyebilecek birçok farklı durum vardır. Kapalı alan fobisini yüksek düzeyde yaşayan kişiler için bu durumu düşünmek bile tetikleyici olabilir. Klostrofobiyi tetikleyen durumlar şunları içerir:
Asansörler
Uçaklar
Metro trenleri ve tüneller
Döner kapılar
Mağaza soyunma kabinleri
Penceresiz odalar
Mağaralar
Bodrum katlar
Kalabalık alanlar
Halka açık tuvaletler
Manyetik rezonans görüntüleme (MRI)
Tomografi (CT)
Kapalı bir alanda olmakla ilgili düşünceler
Bir odada veya arabada yalnız kalmak da bazı kişilerde kaygı ve endişeye neden olabilir. Vücudu sıkıca saran dar giysiler giymek de klostrofobiyi tetikleyebilecek bir faktördür.
Kapalı Alan Fobisi Belirtileri Nelerdir?
Kapalı Alan Fobisi Belirtileri Nelerdir?
Kapalı alan fobisi, çeşitli psikolojik ve fiziksel semptomlarla birlikte görülür. Her hastada farklılık gösterebilen bu semptomlar kapalı alanlarda uzun süre kalındığında ortaya çıkabilir.
FİZİKSEL BELİRTİLER
Panik atak
Göğüs ağrısı veya göğüste sıkışma hissi
Baş ağrısı
Baş dönmesi
Bayılma veya sersemlik hissi
Terleme
Titreme
Ağız kuruluğu
Bulantı
Taşikardi (kalp çarpıntısı)
Hiperventilasyon (sık ve derin nefes alma)
Boğulma hissi
Kulaklarda çınlama
Uyuşma ve karıncalanma
Tuvalete gitme ihtiyacı
Ağlama ve öfke nöbetleri
Donma veya tutunma
PSİKOLOJİK BELİRTİLER
Kontrolü kaybetme korkusu
Yoğun kaygı ve endişe hissetmek
Bayılma korkusu
Ölme korkusu
Huzursuz hissetme
Kaçınma davranışları
Aynı kapalı alanı paylaşan iki farklı insanın verdiği tepki büyük ölçüde değişebilir. Bazı insanlar hafif kaygı ve endişeyle tepki verebilir. Klostrofobi şiddetinin yüksek olduğu kişiler ise ciddi anksiyete ve panik atak geçirme durumuyla karşı karşıya kalabilir.
Klostrofobi ve MRI Tarama Kaygısı
Tünel benzeri bir yapıya sahip MRI cihazı klostrofobik kişilerin korkularını tetikleyebilir. Kapalı alan korkusu olan kişiler manyetik rezonans görüntüleme testi sırasında yoğun kaygı ve stres yaşayabilirler. Geleneksel MRI cihazlarına göre daha geniş ve açık tasarıma sahip dik MRI cihazları kapalı alan korkusu olan kişiler için uygun olabilir.
Klostrofobi Nasıl Teşhis Edilir?
Klostrofobiyi teşhis etmek için çeşitli yöntemler kullanılır. Uzman terapistler en doğru şekilde teşhis koyabilmek için şu adımları takip edebilir:
Semptom ve öykü değerlendirmesi: Kapalı alanda kalma korkusu olan kişilere geçmişte benzer durumlarla karşılaşıp karşılaşmadığına dair sorular sorulabilir.
Fiziksel ve ruhsal değerlendirme: Semptomları değerlendirmek için fiziksel muayene ve ruhsal değerlendirme yapılabilir.
DSM-5 Tanı Kriterlerine göre değerlendirme: Kişi DSM-5 tanı kriterlerini taşıyorsa klostrofobi tanısı konulabilir.
Kapalı Alan Fobisi Nasıl Geçer?
Kapalı alan korkusu olan bir kişi asansöre ve uçağa binme gibi durumlarda paniğe kapılabilir. Klostrofobi diğer kaygı bozuklukları gibi tedavi edilebilir. Gevşeme ve görselleştirme teknikleri “kapalı alan korkusunu nasıl yenerim?” sorusuna cevap niteliği taşır.
Derin nefes egzersizleri klostrofobik duygularınızı kontrol altında tutmanıza yardımcı olabilir.
Meditasyon, yoga ve progresif kas gevşetme teknikleri zihni sakinleştirmeye ve bedenin gevşemesine yardımcı olabilir.
Diyet yapmak ve düzenli uyku uyumak vücuttaki gerilimi azaltarak panik atak riskini azaltabilir.
Klostrofobik durumlarda rahatlatıcı bir yer hayal etmek anksiyeteyi azaltabilir.
Rahatlatıcı müzikler dinlemek de gevşemenize yardımcı olabilir.
Sağlıklı yaşam tarzına sahip olmak panik atakları önlemenize yardımcı olabilir.
Kapalı Alan Fobisi Tedavisi
“Kapalı alan korkusu nasıl geçer?” sorusuna cevap arıyor olabilirsiniz. Yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen kapalı alan fobisi için çeşitli tedavi yöntemleri vardır. Uygun bir tedavi yöntemiyle kapalı alan fobisiyle başa çıkmak mümkündür. Kapalı alan korkusu tedavi yöntemleri şu şekilde sıralanabilir:
Maruz kalma tedavisi: Bu tedavi yönteminde kişi kademeli bir şekilde klostrofobik durumlara maruz bırakılır. Kişi zamanla klostrofobik tepkilerini kontrol etmeyi öğrenebilir.
Bilişsel davranışçı terapi: Uzman bir terapist korkunuzu harekete geçiren düşünceleri açığa çıkararak bunlarla başa çıkmanız stratejiler geliştirmenize yardımcı olur.
Sanal gerçeklik (VR): Bu tedavi yöntemi maruz bırakma terapisine alternatif bir yöntem olarak kullanılabilir. Asansör ve MRI gibi dar alanlar sanal gerçeklik gözlüğü aracılığıyla simüle edilir. Bu sayede kişi korkularıyla yüzleşme fırsatı bulabilir. Uzmanlar tarafından kontrol edildiği için son derece güvenli ve başarılı bir tedavi yöntemidir.
Tıbbi tedavi: Klostrofobi semptomlarını azaltmak için antidepresan veya anksiyolitik ilaç tedavisi verilebilir.
KAPALI ALAN FOBİSİ HASTALIĞI İÇİN HANGİ BÖLÜME GİDİLİR?
Kapalı alan fobisi, psikiyatri kliniklerinde uzman psikoterapistler ve psikiyatristler tarafından tedavi edilir. Alanında uzman terapistler,korkularınızla başa çıkmanıza ve yaşam kalitenizi yükseltmenize yardımcı olacak tedavi yöntemleri uygulayarak destek sağlayabilirler.
KLOSTROFOBİ İÇİN NE ZAMAN DOKTORA BAŞVURULMALIDIR?
Klostrofobi kişinin yaşam kalitesini önemli ölçüde düşüren bir hastalıktır. Kapalı alan korkusu semptomlarına sahipseniz ve bu durum günlük yaşantınızı olumsuz etkiliyorsa bu alanda uzman bir doktora başvurmanız oldukça önemlidir. Tedaviye erken başlamak klostrofobik semptomların kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir.
KAPALI ALAN FOBİSİNİ YENMEK İÇİN NE YAPMALIYIM?
Birçok kişi korkularının yoğunluğu nedeniyle fobileriyle başa çıkmakta zorlanabilir. Ancak uygun destek ve tedavi yöntemiyle kapalı alan fobisini yönetmek mümkündür. Siz de kapalı alan fobisine sahipseniz tedavi yöntemlerine ilişkin bilgi almak için hekiminize başvurabilirsiniz.
Kaynak: www.medicalpark.com.tr