Sempozyuma Çanakkale Valisi Orhan Tavlı, Belediye Başkan Vekili Mehmet İrfan Mutluay, Rektör Prof. Dr. Sedat Murat, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süha Özden, Çanakkale Teknopark Genel Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Erkal Bil, Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Alper Dardeniz, akademik ve idari personel, kurum ve kuruluş temsilcileri, öğrenciler ve davetliler katıldı.
Sempozyum öncesi protokol üyeleri Kalıcı Tarımsal Değerler Sergisi'ni gezerek, bilgiler aldılar.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunması ile başlaya sempozyumun açılış konuşmalarını sırasıyla; BiyoGen Topluluğu Akademik Danışmanı ve Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Onur Sinan Türkmen, Çanakkale Teknopark Genel Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Erkal Bil, Rektör Prof. Dr. Sedat Murat, Belediye Başkan Vekili Mehmet İrfan Mutluay ve Vali Orhan Tavlı yaptılar.
Yaşam Bilimleri Disiplinleri İş Arayan Değil, İstihdam Yaratan Konulardır
Konuşmasında BiyoGen Topluluğu hakkında bilgiler veren Topluluğu Akademik Danışmanı Dr. Öğr. Üyesi Türkmen, biyoteknolojinin geleceğin ağır sanayiye gerek duymadan, küçük formüllerde, küçük laboratuvarlarda kalkınmayı sağlayacak olan bilim dallarından biri olduğunun altını çizerek “Yaşam bilimleri disiplinleri iş arayan değil, istihdam yaratan konulardır. Bu bağlamda bizlere başarı öykülerini aktaracak değerli konuşmacılarımıza katkılarından dolayı teşekkür ediyorum” dedi.
Teknoparklar Biyoteknoloji Girişimleri İçin Olağanüstü Fırsatlar Sunan Ekosistemlerdir
Ülkemizde özellikle son 10 yılda biyoteknoloji alanında hızlı bir gelişim görüldüğünü ifade eden Teknopark Genel Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Erkan Bil; Teknoparkların da biyoteknoloji girişimleri için olağanüstü fırsatlar sunan ekosistemler olduğunu söyledi ve ekledi:
“Ülkemizde faaliyette olan 56 Teknoparkta 154 adet firmada 236 adet biyoteknoloji projesi yürütülüyor. Çanakkale Teknopark olarak biz de yerli ve milli teknolojilerin üretilmesi yönünde tüm biyoteknoloji girişimcilerimizi destekliyoruz. Bu vesile ile sempozyumun başarılı geçmesini diliyorum.”
Günümüzde Girişimcilik, İnovasyon ve İleri Teknolojiler Bir Beka Sorunudur
Eski bir kavram olan girişimcilik kavramının üniversitelere girişinin yeni olduğu belirterek konuşmasına başlayan Rektör Prof. Dr. Sedat Murat; insanlık tarihinin sanayi devrimi ile birlikte en önemli değişimlerinden birini yaşadığını, 20. yüzyılın son çeyreğinde bilgi çağını yaşadığımız bu dönemde ise artık gelişmelerin çok daha hızlı seyrettiğini belirterek:
“Dünyada büyük bir yarış var. Günümüzde girişimcilik, inovasyon ve ileri teknolojiler bir beka sorunudur. Bu teknolojilere sahip olan ülkeler baki olacaktır. Dünyada 10-15 yıl içerisinde muazzam değişimler meydana gelecek. İş gücünün yapısı değişecek. Belki milyonlarca işsiz meydana gelecek. Ama yapay zekaların ve her alanda akıllı sistemlerin devreye girdiği bir dünyaya doğru gidiyoruz. Böyle bir dünyada varlığımızı devam ettirmek istiyorsak girişimciliğe ve inovasyona önem vermek zorundayız. Bu noktada üniversitelerimize ve Teknoparklara büyük işler düşüyor” dedi ve sempozyumun güzel sonuçlar çıkarmasını temenni ederek emeği geçen herkese teşekkür etti.
Teknolojik Gelişmeyle Birlikte, Kazanılan Ekonomik Faydanın Tabana Yayılması Gerekir
Belediye Başkan Vekili Mehmet İrfan Mutluay ise girişimciliğe değinirken sürdürülebilirlik ve ekonomik faydanın tabana yayılması konularının altını çizerek şunları aktardı:
“Girişimci bir ruhla sağlanan teknolojik gelişmeyle birlikte, kazanılan ekonomik faydanın tabana yayılması, toplumun tüm katmanlarının bu ekonomik katkıdan eşit bir şekilde yararlanması konusu çok önemlidir. Bunula birlikte teknolojik gelişmenin özellikle çevresel olumsuz etkilerinin de göz ardı edilmemesi gerekir.”
“Girişimcilik, İnovasyon ve Biyoteknoloji Sempozyumu’nda hep birlikte insanı merkeze alıyoruz çünkü sağlığa, tarıma, gıdaya, enerjiye yapılan çalışmalar insanı merkeze alan çalışmalardır, insana hizmettir” diyen Vali Orhan Tavlı, Rektör Prof. Dr. Sedat Murat’a yeni görevinde başarılar dileyerek konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Göreve başlayıp Çanakkale’nin bir tarım şehri olduğunu keşfettiğimizde ilk yaptığımız çalışmalardan bir tanesi Çanakkale Ezine Gıda Organize Sanayi Bölgesinin programa alınması, Çanakkale Valiliği İl Özel İdaresi tarafından da Teknoparkın alt yapısıyla desteklenmesi oldu. Çünkü tarıma yapılan hizmet insana yapılan hizmettir.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi güçlü bir üniversite ve dünya üniversitesi olma yolunda ilerlerken Rektörümüz, bir de araştırma üniversitesi olma hedefini de koyunca bu iki hedef tam olarak örtüştü. Bu çalışmalarda Çanakkale Valiliği olarak sonuna kadar destekçiniziz.
Hedefimiz şu; 1915 Çanakkale Köprüsü 18 Mart 2022 yılında tamamlandığında dünya çapında bir proje olan bu köprü şehrimizi ve üniversitemizi Avrupa’yla bütünleştirecek. Bu proje üniversitemizin dünya çapında bir üniversite olma hedefine katkıda bulunurken şehrimiz ve üniversitemiz Anadolu medeniyetinden aldığı ilhamla, güçle yüzünü Avrupa’ya dönecek ve ar-ge konusunda yapılan çalışmalar da Avrupa’ya yön verecek. Köprü sadece bir köprü değil, tarımda ar-gede, turizmde, istihdamda ve insana hizmette zenginlik getirecek bir projedir.”
Açılış konuşmalarının ardından protokol üyeleri tarafından davetli konuşmacılara plaket takdimi gerçekleşti.
Program ÇOMÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Genetik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatma Sılan’ın oturum başkanlığında gerçekleşen ilk oturumda VSY Biyoteknoloji Yönetim Kurulu Başkanı ve Biyoteknoloji Sanayicileri Derneği Başkanı Dr. Ercan Varlıbaş’ın “Globalizasyon ve VSY Deneyim” başlıklı sunumu ile devam etti.
9 konuşmacının yer aldığı çağrılı bildirili Girişimcilik, İnovasyon ve Biyoteknoloji Sempozyumu, katılımcılara katılım sertifikalarının verilmesi ile sona erdi.