Çanakkale Haberleri

Cumhurbaşkanı Tatar’dan Boğaz Medya’ya tarihi açıklama (VİDEOLU)

Gazetemizin de bünyesinde bulunduğu Boğaz Medya, bir ilke imza atarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile Kıbrıs’ta görüştü.

"Çanakkale’yi geçemeyenler Kıbrıs’ı ilhak etti"

 

Gazetemizin de bünyesinde bulunduğu Boğaz Medya, bir ilke imza atarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile Kıbrıs’ta görüştü. Görüşmede tarihi bir açıklama yapan KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Çanakkale Savaşı’nda boğazı geçemeyen İngiltere’nin o dönem Kıbrıs’ı ilhak ettiğini söyledi.

 

Türkiye için büyük önem taşıyan ve yavru vatan olarak adlandırılan KKTC, büyük mücadeleler sonucu bugünkü duruma geldi. Bu yüzden KKTC’de olup bitenler her zaman Türkiye’nin dört bir yanındaki vatandaşlar için büyük önem taşırken, Çanakkale için de ayrı bir önem taşıyor.

Bu değerler doğrultusunda Boğaz Medya Çanakkale’de bir ilke imza atarak KKTC’nin Başkenti Lefkoşa’da Cumhurbaşkanı Konutu’nda Cumhurbaşkanı Tatar ile önemli bir görüşme yaptı. Samimi bir şekilde Boğaz Medya ekibini karşılayan Cumhurbaşkanı Tatar, hem Kıbrıs’ın genel durumunu hem de Çanakkale-KKTC bağlantısı ile ilgili önemli açıklamalar yaptı.

Boğaz Medya’dan Selim Yazan’ın sorularını cevaplayan Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs adasının son durumu hakkında bilgi verdi. Cumhurbaşkanı Tatar, “Son durum, Güney Kıbrıs Avrupa Birliğine girmiştir. Devlet olmuştur ve Farklı bir devlet olarak bizimle elde ettiği imkanları paylaşmak istememektedirler. Bu hakları bizimle açık ve net paylaşmak istemedikleri için bizim ayrı bir varlık olarak, ayrı bir devlet olarak kabul edilmememiz, devlet olarak tanınmamamız için sürekli olarak bir Propaganda içerisindedirler. Yani Kıbrıs bir bütündür “Kıbrıs Cumhuriyeti esastır” şeklinde. Halbuki Kıbrıs Cumhuriyeti çok iyi niyetlerle 1960 yılında kurulmuştur. Ama 1963 yılında daha anlaşmanın mürekkebi kurmadan Makarios ve Arkadaşları adadaki Türklere saldırmış ve adadaki Türkleri devletin dışına itmek suretiyle burayı Yunanistan'a bağlamak için mücadeleleri vermişlerdir. Enosis mücadelesini biz bunu hiçbir zaman kabul etmedik. Çünkü biz burada Osmanlı döneminden kalan Osmanlı İmparatorluğunun 350 sene Kıbrıs  Osmanlı İmparatorluğunun, Osmanlı Devletinin bir parçasıydı ve Osmanlı İmparatorluğunun Akdeniz'de çok önemli bir Osmanlı toprağı ve kalesi  idi. 350 sene, dile kolay ve Kıbrıs'ın tarihine baktığınızda Ada’dan çok ırlar gelip geçmiş medeniyetler gelip geçmiş hiçbir millet bu kadar uzun bir süre adada  kalamamış Rum ve Yunan ikilisinin Kıbrıs adasında pek geçmişte, yeri yok. İşte Hıristiyanlık falan derler de Rum veya Yunanlıların böyle bir tarihte yeri yok. Rum ve Yunanlılar ada’ da, işte Osmanlı döneminde bulunan Ortodokslar, Katolikler ve Venedik Osmanlı Katolikleri buradaydı onlar gitti. Ortodokslar da işte asırlardır burada varlıkları sürdüren çeşitli farklı ırklara ait insanlar Ortodokslar ve bu Ortodokslar Tabii ki İngiliz sömürge yönetimi döneminde çoğalmaya başladılar.” dedi.

 

İNGİLİZLER, ÇANAKKALE SAVAŞI  BAŞLAYINCA KIBRIS’A EL KOYUYOR

Cumhurbaşkanı Tatar, Çanakkale Savaşları ve Kıbrıs bağlantısı ile ilgili de önemli bir açıklama yaptı. Çanakkale Savaşları başlayınca İngiliz’lerin Kıbrıs’a el koyduğunu belirten Tatar, şu tarihte olup bitenleri bir kez daha hatırlatarak şu açıklamayı yaptı; “1878'de Osmanlı Devleti'nin zafiyeti maalesef Kıbrıs Adası’nın bir süreliğine İngiltere'ye kiralanması Çanakkale Savaşlarının başlaması katı bir duruma dönüşüyor. Çünkü İngiltere Çanakkale'de Çanakkale Boğazında İngiltere gemilerine O zamanın komutanlarından Mustafa Kemal Paşa'nın askerlerin saldırması ve İngiliz Donanmasına ait gemilerin Nusret Mayın Gemisinin döktüğü mayınlara çarparak ağır hasar alması ve batmasından sonraki dönemde  5 Kasım 1914’te  İngiltere Kıbrıs'a el koyuyor. Kıbrıs'ı İlhak ediyor yani.  İngiltere 1878'de kiraladığı Kıbrıs Adasını 5 Kasım 1914'te Çanakkale savaşlarını mazaret göstererek Kıbrıs'ı resmi olarak İlhak Ediyor. Tabii Osmanlı Devleti bunu kabul etmiyor fakat 1923 Lozan antlaşmasıyla maalesef misak-i Milli sınırları dışında kalıyor.  Türkiye Cumhuriyeti kuruluyor.  Kıbrıs'ta İngiltere'nin resmi bir toprağı oluyor. Egemenliğimizi 1571 sonrası 14 Temmuz 1923 Lozan anlaşması ile İngiltere'ye devrediyor ve bu durum Kıbrıs Türklerin bir yıkımı oluyor. Çünkü Kıbrıs Türkler 1878'de buranın İngiltere kalmasından sonra acaba Osmanlı Devleti ve sonrasında Türkiye Cumhuriyeti'nin askerleri buraya ne zaman gelecek ve soydaşları ne zaman kurtulacak şeklinde bir umutla hep o yılları geçirdiler. Kıbrıs Türkleri,  Çanakkale savaşlarından sonra Türkiye'nin Kurtuluş savaşlarını en yakından izlemişler Atatürk'ün kahramanlıklarını Atatürk'ün başarılarını, meydan muharebesini Sakarya Savaşını, Dumlupınar Savaşlarını, Kocatepe'deki bütün o yapılanları ve Zafer bayramını ve daha sonra 29 Ekim 1923 Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunu Kıbrıs Türk'ü o zamanın iletişim imkansızlıkların rağmen en yakından takip eder ve Atatürk'ün devrimlerini inkılaplarını Türkiye'den evvel uygulayan bir Kıbrıs Türk’ ünden bahsediyoruz. Dolayısıyla, Kıbrıs Türkü işte böyle bir ana vatanına kendi değerlerine bağlı bir halk. Milli değerleriyle manevi değerleriyle her zaman bağlı. İngiliz döneminde hem İngiltere'nin hem Rumların ve Yunanlıların Kıbrıs türküne yaptığı mezalime karşı büyük bir direnişle karşı duran asimilasyonu kabul etmeyen ve kendi kültürel değerleri ile milli değerleri ile maneviyatım bu topraklarda ayrı bir halk olarak varlığını sürdürmekte kararlı olan Kıbrıs Türk halkını kimse durduramaz, kimse engelleyemez. 1960'ta Kıbrıs Cumhuriyeti kurulurken, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin eşit kurucu ortağı olarak yerimizi alıyoruz. 1963'te yine kanlı Noel’ler,  Kıbrıs Türk halkına yaptıkları saldırılar ile bizi bu devletin dışına itmeliyi planladılar ama Neticede Kıbrıs Türkleri ona da direni ve 15 Temmuz 1974'te Yunanistan'daki cunta ve Kıbrıs adasındaki  işbirlikçileri Makarios’ u devirmek sureti ile Kıbrıs'ı Yunanistan'a bağlamak için 15 Temmuz 1974'te yaptıkları darbe ve tabii 20 Temmuz 1974 Türkiye'nin buna müdahalesi Mehmetçiklerin adaya çıkması mücahitlerle birlikte,  ada’ da her türlü yaptıklarıyla kahramanlıklarıyla Kıbrıs Barış harekatının başarılı olması ve yeni bir dönemin başladı. İşte o günden bu güne  Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kurulmuş ve aradan 50 yıl geçmiştir.”

 

Dilgen Beril Erken