Çanakkale'deki 5 bin 600 yıllık geçmişe sahip Troya Ören Yeri'nden çıkan eserlerin sergilendiği Troya Müzesi'nde artık restorasyan ve konservasyon çalışmaları canlı izleniyor. ‘Perdeler Açılıyor’ isimli projeyle müzedeki 3 restorasyon ve konservasyon laboratuvarı, her çarşamba 11.00 ile 15.00 saatleri arasında perdelerini açıp, yapılan çalışmaları ziyaretçilerine izleme fırsatı veriyor.
Çanakkale'de 5 bin 600 yıllık geçmişe ışık tutan Troya Ören Yeri girişine, yaklaşık 70 milyon TL harcanarak yapılan Troya Müzesi, 18 Mart 2019 tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından ziyarete açıldı. 12 bin 750 metrekare kapalı alana sahip müzede Troya Ören Yeri başta olmak üzere, diğer antik kentlerden çıkan 2 bin eser sergilenmeye başladı. Troya Müzesi'ni yılda yaklaşık 1 milyona yakın kişi ziyaret ediyor.
RESTORASYON VE KONSERVASYON LABORATUVARLARI PERDELERİNİ AÇTI
Troya Müzesi'nde başlatılan yeni bir proje ile restorasyon ve konservasyon çalışmaları yapılan 3 odanın perdeleri, haftada bir gün ziyaretçilere açılmaya başlandı. Troya Müzesi Restorasyon ve Konservasyon Laboratuvarı, her çarşamba günü 11.00-15.00 saatlerinde perdelerini açarak, müzeyi gezen ziyaretçilere yapılan restorasyon ve konservasyon çalışmalarını canlı izleme imkanı sunuyor.
'Troya'nın Melekleri' olarak adlandırılan restoratör ve konservatörler Nurver Ferendeci, Betül Özmen, Gonca Dikenci ve Gamze Uyar'ın Troya'dan çıkan eserleri sergilenecek aşamaya getirdiği çalışmalar, müzenin zemin katındaki koridorda yürüyen ziyaretçiler tarafından anlık olarak izleniyor. Ziyareçiler, dakikalarça meraklı gözlerle restorasyon ve konservasyon çalışmalarını izlerken, cep telefonlarının kameralarıyla kaydediyor.
'ÇANAKKALE'NİN TARİHİ TROYA'NIN MELEKLERİNE EMANET'
Troya Müzesi Müdürü Rıdvan Gölcük, ‘Perdeler Açılıyor’ isimli projeyi hayata geçirdiklerini belirterek, "Bu proje ile Troya Müzesi’nin üç tane restorasyon ve konservasyon laboratuvarı var. Biz her Çarşamba günü 11.00 ile 15.00 saatleri arasında bu laboratuvarların perdelerini açıp, ziyaretçilere içeride yapılan çalışmaları izleme fırsatı veriyoruz. Projenin birinci amacı şeffaflık. Yaptığımız işin kalitesine güveniyoruz. Ayrıca ziyaretçilerin, toprağın altından çıkan eserler sergiye gidene kadar hangi süreçlerden geçtiğini görmesini sağlamayı hedefliyoruz. Düşünün ki bir pişmiş toprak kap 4 bin yaşında, onlarca hasarla oradan çıkmış olabilir. Sergiye nasıl taşınıyor, hangi işlemlerden geçiyor. Bunları ziyaretçilerimizle paylaşmak istiyoruz. Nisan ayına kadar her çarşamba günü perdeler açık olacak. Nisan ayından sonra, her gün 2 kez, birer saat perdeleri açacağız. Perdelerin önünde camın öteki tarafında bir anlatıcı arkadaşımız olacak. İçeride hangi esere konservasyon uygulaması yapılıyor. Bu eser nereden çıkmış ve uygulanan işlem ne hepsini öğrenecek. Laboratavarlarda çalışan 4 restoratör hanım arkadaşımız var. Biz onları ‘Troya'nın Melekleri’ diye adlandırıyoruz. Troya’nın, Çanakkale’nin tarihi, onlara emanet" diye konuştu. (DHA)
Kaynak: DHA